ANLATACAK İCRAAT KALMAYINCA, DİNİ DEYİMLERE SARILMAK, PROMOSYONLA GÜNDEMDE TUTUNMAK, BİTMİŞLİKTEN VE SAYI ÇOKLUĞUNDAN BAŞKA BİRŞEY OLMASA GEREK.

🇹🇷Sendikacılık sivil toplum kuruluşudur.

Diğer kuruluşlar gibi,kurulur, çoğalır ve dağılır.

🇹🇷 Sendikaların alanını ülkemizde siyasetçiler belirler. Onun dışına çıkmaları mümkün değildir.

🇹🇷 Hele hele kendilerini siyasi erkin arka bahçesi gibi görenler, kendilerine tanınan alanı asla aşamazlar.

🇹🇷Böyle olmasına rağmen kendilerini ülkeyi kurtaran, üyeyi asla mağdur etmeyen, kurumu ise yükseklere taşıyan gibi görmeleri hayelden başka birşey olamasa gerek.

🇹🇷 Kendilerini dava sahibi görmeleri, yetmezmiş gibi istikamet çizmeleri… İster istemez insanı şu düşünceye zorluyor. Sayı çokluğu bunları kabirlere kadar sürekleyipte atalarıyla övünenler gibi oldular.(Tekasür süresi) Yoksa yolu, hidayeti kendileri belirliyormuş gibi, hâşâ tanrılığa mı soyundular? Sormadan duramıyor insan!..

🇹🇷 Hele hele dava dedikleri koltuk davasıysa? çizdikleri yol, istikamet, çıkara çıkıyorsa? Acınası hallerine bir iki tavsiyemiz var.

🇹🇷 Tavsiyemiz şu olsa gerek: davası koltuk olanların birgün altından koltuğunu çekmeden kendiniz bırakın. Yolunuz çıkarsa bu yol yol değil, birileri çıkarınızı kesmeden kendiniz bırakın. İşte o zaman size dava adamı ve istikamet üzere olduğunuzu söyleyebilirim. Yoksa ne kendinizi ne üyenizi dini deyimlerle değil, icraatlarınızla ikna edin.

 

Bu başlık

Lorem ipsum dolor sit amet, consectetur adipiscing elit. Ut elit tellus, luctus nec ullamcorper mattis, pulvinar dapibus leo.

Bunu paylaş: